YAŞAR SEYMAN: BENAZİR BULUTLARI HAREKETE GEÇTİ BİLE

Yaşar Seyman, bir mücadele kadını. İki kimliği var; sendikacı ve yazar. Uzun yıllar sendika başkanlığı yapmasına rağmen kadın hakları mücadelesi onun hep birincil işi oldu. Yazar kimliği de kadın hakları mücadelesini bütünlüyor. Ağırlıklı olarak kadınları, kendi deyimiyle “Asmin”leri yazıyor kitaplarında, yazılarında. İşte Seyman bir eseriyle daha ses getirmeyi başardı. İki ay önce basılan “BENAZİR” adlı kitabıyla kadının mücadelesini, Müslüman bir ülkeden çıkan ilk kadın başbakanın serüvenini ve kadınların mücadelesini kaleme aldığı kitabını Yeni Asır okurları için anlattı. 

KİTAPTA ÜÇ KİŞİ VAR 

Benazir Butto’nun yaşamı kuşkusuz sıradan bir yaşam değil. Onu araştırırken-yazarken kurduğunuz empati hissediliyor. Hatta bu zaman zaman empatinin de ötesine geçerek, adeta sizinle bütünleşiyor. Bunu nasıl başardığınız konusunu biraz açar mısınız? 

Yani bu çok kolay bir buluşma değil: Benazir, İndus Irmağı ve siz… Evet, bu Türkiye’de çok sık kullanılan bir yöntem değil. Öncelikle şunu söylemeliyim: Metaforun metaforu olmaz. Metafor bir kez kullanılır ve bu süreklilik gösterirse eğer anlam kazanır. Önemli olan bunu bir kez kendinizle ve kahramanlarınızla özdeşleştirmenizdir. 

Üç kişiden söz ediyorsunuz: Biri elbette benim, romana müdahale eden kişi; diğeri bir nehir ve canlı değil; öteki ise simgeleşmiş bir kadın, o da yaşamda değil artık. Üçü bir yaşam serüveni sunuyor okura. Yoksa Benazir Butto gibi bir kadının biyografisini kronolojik olarak yazmak o kadar da zor olmasa gerek. Önemli olan, Benazir gibi simgeleşmiş, İslam dünyasından bir kadını anlatabilmekti. Bunu yapmaya çalıştım. 

ÖNEMLİ BİR AÇILIM 

Dünyaya yön vermeye çalışmış, hatta başarılı da olmuş bir yığın kadın kahraman varken, neden Benazir Butto’yu seçtiniz? 

Sizce Benazir’in bir siyasi lider ve kadın olarak diğerlerinden daha farklı yönleri mi vardı? Her şeyden önce şunu asla unutmamamız gerekiyor: Benazir Butto, dünyada bir İslam ülkesinde ilk kez başbakanlık yapmayı başarmış bir kadın. Salt bu özelliği ile bile tarihe geçmiş durumda. Bu işin ansiklopedik yanı. Ama benim anlattığım Benazir Butto’nun bir İslam ülkesinin ilk kadın başbakanı olması değil. Bunun olabilirliğini göstermesi… Bu, günümüzde İslam ülkelerinde genellikle ikinci vatandaş gibi görülen, hatta “meta” olarak bakılan, “köle” gibi muamele gören kadınlar açısından da önemli bir açılım yarattı. Bakın daha bir hafta kadar önce Suudi Arabistan gibi bir ülkede kadınlar oy hakkı elde ettiler. Bu çığ gibi büyüyecektir ve bunda Benazir gibi cesur, yürekli siyasi liderlerin büyük rolü var. Bu inkar edilemez. 

Kitabınızda babanızın da Benazir Butto’dan etkilendiğinden söz ediyorsunuz. Sizin aile ortamınızda, savunduğunuz “aile içi demokrasi” vardı anlamı çıkar mı bundan? 

Babam hep kız çocukların okumasını savundu, beni de böyle büyüttü. Elbette bizim aile içi ortamımızda “demokrasi” vardı. Ama sorun benim ailemin içindeki demokrasi değil ki? 

Ben şanslı bir çocuktum belki ve bu yüzden de kendi alanımda başarılı oldum. Oysa Benazir için anlattığım başka bir şey. Onun ailesinde de “demokrasi” vardı, tersi düşünülemez. Zülfikar Ali Butto’nun kızı olmak bile başlı başına bir “demokrasi” dir. Ancak soru yanlış. Doğru soru şu olmalıydı: Her aile özellikle de kız çocuklarına “demokrasi” denenen kavramın aileden başladığını öğretmeli mi? Türkiye’nin temel sorunu bu. Yoksa babanın tüm çocuklarına eşit mesafede sevgi göstermesi ama kimini evde tutup, kimini serbest bırakması değil… 

Tansu Çiller ile Benazir Butto arasında benzerlik ve ayrılık sizce neydi? 

Tansu Çiller, zaten kadın haklarının Avrupa’dan bile önce alınmış bir ülkenin başbakanı olarak oradaydı, Benazir ise kadınların değil hak, insan bile kabul edilmediği bir ülkenin başbakanı olarak oradaydı. Bu yanıt yeterli sanırım. 

KADIN HER YERDE KADINDIR 

Benazir Butto’nun Anadolu kadınları ile benzeştiği noktalar sizce nelerdir? 

Kadın her yerde kadındır, ülkesinin önemi yok… 

İslam ülkelerindeki kadın hakları ilerleme kaydediyor mu? En son Suudi Arabistan buna örnek olabilir mi? 

Benazir Butto bir İslam ülkesinin ilk seçilen kadın başbakanı ne yazık ki ilk öldürülen kadın başbakanı oluyor. Kadın olmasından daha önemli olan onun bir insan olması ve İslam’da insanı öldürmenin doğru olmadığı bir inanç var. Benazir Butto’nun öldürülmesinin iki yansıması olabilir. Birincisi kadınlar siyasi yaşamdan vazgeçebilirler ki bunun örneklerini İslam ülkelerini gözlemlediğimizde görmüyoruz. Pakistan’da eğitimi savunan Malala Yusufzai’nin vurulması onu mücadelesinden döndürmedi. Benazir kitabımda nehir metaforu kullandım. Benazir ve İndüs.. Benazir Butto, İndüs nehriyle Hint Okyanusu’na aktı… Yerelden evrensele bu yolculuk tüm İslam ülkelerinde Benazir rüzgarı estiriyor. İran’da bunu görüyoruz. Daha dün Suudi Arabistan’da ilk kez seçimlerde kadınlar oy kullandı. Öldürülen kadın lider ülkelerinin geleceğini düşünen kadınlarına örnek oluyor. Benazir bulutları Hint Okyanusu’nda harekete geçti bile. 

ONU ANLAMAYA ÇALIŞMAK 

Benazir Butto’nun İngilizce’ye ve diğer dillere çevrilmesi söz konusu. Bu konuda duyumlar aldık. Oysa dünyada Benazir Butto ile ilgili bir yığın çalışma var. Bunlardan farklı olarak sizin kitabınız dünya edebiyatında nasıl bir yer alacak, ne umuyorsunuz? 

Benazir kitabım bir anlamda biyografik bir roman çalışması oldu. Bunu daha önce denememiştim. Elbette Benazir Butto gibi bir kadın için bir yığın çalışma yapıldı, yaşamı incelendi, hakkında yazıldı, çizildi. Benim çalışmam bir kadın olarak onu anlamaya çalışmak ve yaptıklarını değerlendirmekten öte yaşama geçirmeye çalışmaktı. Benazir veya bir başka kadın, önemli olan “kadın”… İkinci sınıf yurttaş gibi görünen İslam ülkelerinde tecavüze uğrayan bir kadın “recm” ile cezalandırılıyorsa, buna ilk itiraz edecek olan Benazir’di belki, ama o artık yoksa eğer, ben ve benim gibi kadınlar itiraz edecektir. Bunu kırmaktır önemli olan. Tecavüz gibi insanlık dışı bir suçu kadının suçuymuş gibi gösteren bir anlayışı yıkmak Benazir ile başlamıştır, ben ve benim gibilerle de sürecektir. 

“İslam coğrafyasında yüz binlerce Benazir var” 

Benazir kitabınızda aslında kadın dirilişi ve bir İslam ülkesinde kadının ulaşabileceği üst noktayı ülkemizle özdeşleştiren örneklerle anlatıyorsunuz. Ülkemizde Benazir Butto örnekleri var mı ya da olabilir mi? 

Kitabın temelinde yatan konu bu zaten. İslam coğrafyası binlerce, yüz binlerce Benazir barındırıyor. Bunlar elbette günü gelince kendilerini gösterecekler. Benazir Butto’nun iki talihsizliği vardı: Biri tek başına bir kadın olmak, ikincisi de ailesinin siyasi bir geleneği olması ve zaten yeteri kadar düşmanı bulunması. Elbette Türkiye’de de binlerce Benazir Butto örneği var kadın haklarını, daha doğrusu benim deyişimle kadının “birey” oluşunu önce kendi ülkesine, sonra da dünyaya duyuracak binlerce örneğimiz mevcut.

YENİ ASIR GAZETESİ / 15.12.2015

0 comments on “YAŞAR SEYMAN: BENAZİR BULUTLARI HAREKETE GEÇTİ BİLE

Bir Cevap Yazın