İngiltere’den ayrılmayı savunan ve IRA’nın siyasi kanadı olan Sinn Fein, 90 koltuklu parlamentoda 27 koltuk kazandı. Oyların %29’unu alan Parti, Stormont Meclisinin en büyük partisi olacak. 20 yıldır tüm seçimleri kazanan Birleşik Krallık yanlısı Demokratik Birlik Partisi (DUP) ise 24 koltukta kaldı. Kuzey İrlanda 1921 tarihinde kuruluşundan beri ilk kez milliyetçi bir parti seçimlerde ilk sırayı aldı ve Başbakan çıkarma şansı elde etti. Bu açıdan bakıldığında Kuzey İrlanda’nın tarihi ve Birleşik Krallık ile bağı oldukça önemlidir.
Birleşik Krallık birden fazla etnik yapıyı kapsayan, toplam yüzölçümününün %65’ini ve toplam nüfusunun %83’ünü İngiltere’nin oluşturduğu, aynı zamanda İskoçya, Galler, Kuzey İrlanda ve takımadalarından meydana gelen bir yapıya sahiptir. Farklı etnik yapılar akrabalık bağı ile uyum içinde yaşarken özellikle 2. Dünya Savaşından sonra Karayipler, Hindistan, Pakistan, Bangladeş ve Afrika’dan göç hareketi başlamış; bu durum sorun teşkil etmiştir. Bu dönem Kuzey İrlanda, Galler ve İskoçya özerklik haklarını elde etmiş ancak tam bağımsızlık için mücadele etmeye başlamışlardır.
Birleşik Krallık barındırdığı farklı etnik yapılar dolayısıyla 19. yüzyıldan beri terör sorunuyla mücadele etmektedir. Ayrılıkçı terör örgütü kapsamında anılan örgütlerden biri “İrlanda Cumhuriyet Ordusu” (Irish Repuclican Army- IRA)’dur. İrlanda tarihin ilk dönemlerinden beri siyasal ve toplumsal birçok olaya sahne olmuştur. Yaşanan çatışmalar ve krizlerle 19. yüzyıla kadar İngiltere’ye bağımlı şekilde hareket eden İrlanda, 1886’da iç işlerinde özerk, dış işlerinde ise İngiltere’ye bağlı konuma gelmiştir. Ancak İrlanda’ya verilen sözlerin tutulmaması “İrlanda Vatandaş Ordusu” ve “İrlanda Cumhuriyet Kardeşliği” örgütlerinin İngiltere karşıtı silahlı mücadeleye başlamışlarına neden olmuştur. Yaşanan ağır yenilgi sonucunda yeni arayışlar başlamıştır. Arthur Griffith tarafından “kendimiz” anlamına gelen Sinn Fein Partisi 1905’de kurulmuştur. İrlanda’nın ve Kuzey İrlanda’nın cumhuriyetçilerinden oluşan bu Parti, 2. Dünya Savaşından sonra yeniden canlanarak İrlanda Cumhuriyet Ordusunun siyasal kolunu oluşturmuştur. Silahlı örgüt olan IRA’nın kuruluş amacı ise İrlanda’daki İngiltere yönetimine son vermektir. 800 yıldır İrlanda’yı yöneten İngiltere, sert uygulamalarıyla halkı asimile etmeye çalışmış, 17. yüzyılda İrlanda’nın kuzeyine İskoçya ve İngiltere’den getirilen Protestanlar yerleştirilmiş ve Katolik halka üstünlük sağlanmaya çalışılmıştır. Bu dönem mezhep savaşları başlamış ve bu sorun günümüze kadar gelmiştir. IRA da buna karşılık kuvvetli bir silahlı mücadele vermiştir.
Zamanla toplumsal konularda işbirliği yapacak legal bir örgüte ihtiyaç duyan IRA Sinn Fein ile 1948 yılında işbirliği yapmıştır. 1949’da ise İrlanda Cumhuriyeti’nin İngiltere ile bağını koparmasıyla IRA ve Sinn Fein İrlanda Cumhuriyeti ile birleşmek için mücadeleye başlamıştır. 1990’lı yıllardan itibarense birkaç sefer ateşkes ilan edilmiştir. Belfast’ta yapılan görüşmeler neticesinde 10 Nisan 1998 yılında Kutsal/Hayırlı/İyi Cuma Anlaşması[1] imzalanmıştır. Bu anlaşma Kuzey İrlanda’da yapılan son seçim açısından da önem arz etmektedir.
5 Mayıs 2022 tarihinde yapılan Kuzey İrlanda seçimlerini ayrılıkçı Sinn Fein kazanmıştır. Ancak bu durum Sinn Fein’in parlamentoda ilk yer alışı değildir. Kurulduğundan beri çok sefer radikal değişiklik yaşayan SF, 1955’te Kuzey İrlanda’dan 152 bin oy alarak İngiltere genel seçimlerinde 2 tane milletvekili çıkardı. Ancak IRA’nın silahlı eylemleri sonucu oyları düşünce SF’nin cumhuriyetçi kanadı silahsız hareket ve Marksist sol aktivizme dönüştüler.
Parti içinde baskın kesim sürekli değişmekteydi ancak 1998’de imzalanan anlaşma neticesinde barışçıl kesim baskın olmaya başladı. 2003 yılına gelindiğindeyse SF en büyük milliyetçi parti haline gelmişti. 2020 yılında İrlanda’nın güneyinde yapılan seçimde Dublinli Mary Lou McDonald’ın başkan, kuzeyden Michelle O’Neill’in başkan yardımcısı oldu. 5 Mayıs’taki seçimler için de SF’nin birinci parti olması bekleniyordu. Nitekim öyle de oldu.
Sinn Fein yürüttüğü seçim çalışmalarında “Gerçek Değişim Zamanı” sloganını kullanmış ve sonucun toplumdaki ilişkileri adalet, eşitlik ve sosyal adalet temelinde yeniden tasavvur etme fırsatı sunan yeni bir çağı başlattığını söylemiştir. Seçimleri kazanmasıyla Sinn Fein, Avrupa Birliği üyesi olan İrlanda Cumhuriyeti ile birleşerek Birleşik İrlanda hedefini gerçekleştirmeye yaklaşmış durumda. Hatta beş yıl içinde bu hedef için referanduma gidebileceklerini dahi açıkladılar.
Hayırlı/İyi Cuma Anlaşması dolayısıyla Kuzey İrlanda, seçimde birinci ve ikinci olmuş parti tarafından yönetilmek zorunda. Ancak Sinn Fein Partisinin Kuzey İrlanda lideri Michelle O’Neill’in başkan olması durumunda DUP’un başkan yardımcısı önermeyeceği bildirildi. Aynı zamanda DUP, Brexit sonrası yayınlanan Kuzey İrlanda Protokolünde yer alan sınır düzenlemelerinde de değişiklik yapılması gerektiğini savunuyor. İngiltere’nin Avrupa Birliğinden çıkışını düzenleyen anlaşmaya göre İngiltere’den Kuzey İrlanda’ya giden ürünler gümrükten geçiyor ve Kuzey İrlanda Avrupa Birliği kurallarına tabi oluyor. Anlaşmada değişikliğe gidilmediği sürece DUP hükümete katılmayacağını ifade ediyor. Bu durumda bölgede hükümet kurulması da mümkün değil. Eğer altı ay içinde hükümet kurulamazsa yeniden seçime gidilmesi kaçınılmaz.
[1] Kutsal/Hayırlı/İyi Cuma Anlaşması (Good Friday), üç bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Kuzey İrlanda’daki kurumların aralarındaki etkileşimi ve yönetim şeklini düzenleyen maddeler, ikinci bölümde Kuzey İrlanda- İrlanda Cumhuriyeti ilişkilerini düzenleyen maddeler, son bölümdeyse Kuzey İrlanda-İngiltere arası ilişki ağını düzenleyen maddeler bulunmaktaydı.
0 comments on “Kuzey İrlanda seçimlerini Sinn Fein kazandı.”